Son Dakika
İhtiyaçlarını karşılamakta zorlanan bireyseller son bir yıllık dönemde kredi kartı ve kredili mevduat aracılığıyla bankalardan 1 trilyon TL’ye yakın borçlandı. Kart harcamaları yüzde 49 artarken kredi mevduat hesaplarında (KMH) hacim yüzde 120 büyüdü. Bireysel kredi kartlarında takibe düşen alacakların oranı ise yüzde 1,95’ten 4,09’a tırmandı.
Mayıs ayı enflasyon oranları beklentilerin altında geldi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) önceki gün açıkladığı verilere göre, Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) mayıs ayında aylık yüzde 1,53, yıllık yüzde 35,41 oranında arttı. Harcama kalemleri içerisinde son bir yılda en hızlı artış yüzde 71,67 ile eğitimde oldu. Kira ve konutta yaşanan yüzde 67,43’lük artış bu kalemi ikinci sıraya taşıdı.
Fiyatlar genel seviyesinde yüksek seyrin başladığı 2022 yılından bu yana her ay açıklanan enflasyon oranları kamuoyunda tartışma yaratıyor. Aslında benzer durum yüksek enflasyonist ortamlarda diğer ülkelerde de var. Hane halkının hissettiği enflasyon ile açıklanan resmi veriler arasındaki fark tartışmalara neden oluyor.
Her bireyin günlük yaşamda farklı ihtiyaçları olduğu için aslında her bireyin ayrı bir enflasyonu var. Enflasyon sepetinde 400’ün üzerinde ürün farklı ağırlıklarla yer alırken sıradan bir hane halkının sepeti 20-30 ürünle sınırlı.
Dolayısıyla hane halkı kendi sepetindeki ürünlerin fiyat artışlarının resmi rakamın çok üzerinde olduğunu görünce konuya ‘inandırıcılık’ açısından yaklaşıyor. Bu arada özellikle pandemi sonrasında tırmanışa geçen enflasyon rakamlarının yanında fiyatlama davranışları ciddi şekilde bozuldu. Söz konusu durumu günlük yaşantıda yaşamayan yoktur.
Bir restoranda yediğiniz yemeğe ödediğiniz tutar kafanızdakiyle pek tutarlı olmuyor. Farklı ilçelerde gelir dağılımlarının farklılaştığı bölgeler arasında fiyatların birbirine iyice yaklaştığı dikkat çekiyor. Öyle ki aynı markanın aynı ürünü aynı bölgede çok farklı fiyatlarla tüketicilerin önüne getiriliyor.
Tüketicilerin gelirlerinin kendi ürün sepetindeki fiyat artışları kadar artmaması ekonomik birimleri borçlanma yoluna itiyor. Son yıllarda özellikle kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarında (KMH) hacimlerin katlandığı dikkat çekiyor.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre, son bir yılda bireysel müşterilerin ihtiyaç kredisi hacmi yüzde 46,34 artarken söz konusu oran bireysel kredi kartlarında yüzde 49,23, kredi mevduat hesaplarında yüzde 120,45 oldu. Başka bir ifadeyle bireysel müşteriler, son 1 yılda bankalardan kredi kartı ve KMH aracılığıyla 1 trilyon TL’ye yakın kredi kredi kullandı. KMH’ta ulaşılan 554,4 milyar TL’lik hacim konut kredilerindeki hacme iyice yaklaştı. Kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarındaki artışa paralel olarak takibe düşen kredi oranları da patladı. 1 yıl önce ihtiyaç kredilerinde yüzde 3,3 olan takipteki alacak oranı 23 Mayıs itibarıyla yüzde 5’e çıktı.
Kredi kartlarındaki takibe düşen alacakların oranı ise çok daha sert yükseldi. 24 Mayıs 2024’te bireysel kredi kartlarında takibe düşen alacak oranı yüzde 1,95 seviyesindeyken 23 Mayıs 2025’te bu oran yüzde 4,09’a tırmandı. Dolayısıyla enflasyondaki düşüşle faizlerde yaşanması beklenen aşağı yönlü seyir reel kesim kadar tüketicilerin de dört gözle beklediği bir süreç.
DÜNYA: Ufuk KORCAN
BENZER HABERLER